Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | yakıp yıkan kimse | vandal n. |
General | yakıp yıkan kimse | uprooter n. |
General | yakıp yıkan kimse | undoer n. |
General | yakıp yıkan kimse | ruiner n. |
General | yakıp yıkan kimse | overrunner n. |
Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | ortalığı yakıp yıkan kimse | wrecker n. | ||
The vandal was a wrecker. Saldırgan, ortalığı yakıp yıkan biriydi. More Sentences |